Her insan yaptığı iyi şeylerin takdir edilmesini arzular. Görülmeyen bir hayat dehşettir der İrvin Yalom bir kitabında. Toplumsal hayatta ayakta kalabilmek,ilişki kurabilmek,işte başarı sağlamak kısacası mutluluğu besleyecek motivasyonun en önemli parçalarından biridir takdir edilmek.
Biz yetişkinler olarak bunu önemsiyorsak çocuklarda durum ne oluyor?
Çocuğumuzu ne ölçüde takdir etmeliyiz?
Çocuğun doğuştan getirdiği özelliklerin yanında öğrendiği davranış kalıplarının içinde takdirin önemli bir yeri var. Çocuklar bir şey yaptığında onlara gülümsersek,başını okşarsak,ödüllendirirsek-bunları çoğaltmak mümkün – iyi bir şey yaptığının farkına varıyor ve bu davranış öğrenilmiş bir davranışa dönüşüyor.
Peki bu beslendiği kaynağı nasıl kullanmalıyız?
Çocuklara karşı bu kaynağı verimli kullanmak durumundayız. Çünkü aşırı takdir edilme onda yapabileceğinden fazla yük taşımasına ya da onun fazlaca şımarmasına sebep olabilir.
Eğitim psikolojisinde çokça bahsedilen ideal benliği ile gerçek benliği arasında uçurum yaratabilir.
Bu ne demektir?
Gerçek benlik; ne olduğumuz-ideal benlik ise; ne olmak istediğimizdir ve bu ikisi arasındaki mesafe bizim özsaygımızın derecesini belirler(Rogers-Benlik Kuramı).
Bu ikisi arasındaki uçurum onu fazlaca yoracağından pes etme,bıkkınlık ve hayal kırıklıklarına yol açabilir. Onu hedefine ulaşmak için yüreklendirmek her anne babanın görevi ama dediğimiz gibi onun önüne istemediği,başarısız olacağı ve en önemlisi hayalini kurmadığı hedefler koymak çocuğunuzun mutsuzluğuna sebep olabilir. Bu konuda aşırı takdir etseniz de sen yaparsın deseniz de bu yolda kendini mutsuz hissedebilir.
Diğer yandan çocuğunuzun gereken sorumluluklarını yerine getirdiğinde abartılı övgüler düzmek onun yaptıklarını gözünde büyütmesine sebep olacaktır.
Ya takdir edilmediğinde ne oluyor?
Çocuk her ne kadar bu kelimeleri söyleyemese de görmezden gelinme duygusunu yaşayacak ve bir işi başarmak için motivasyonu düşük olacaktır. Nasıl olsa yaptıklarım kimse tarafından önemsenmiyor,annem babam fark etmiyor,öğretmenim benimle ilgilenmiyor hatta ve hatta beni sevmiyor gibi düşünceler geliştirebilir.
Başka bir açıdan da, ailesinden az ya da fazla takdir alan bir çocuk ilişki kurduğu diğer insanlarda da bunu arayacaktır. Beni neden övmedi ya da neden övdü ki diye bocalamalar yaşayabilir.
Biz yetişkinler olarak çocuklarımızı yeterince takdir etmeliyiz.Yeterincenin altını çiziyorum çünkü yaşadığımız hayat bir denge üzerine kurulu ve en büyük hak sahibi olarak çocukta bu dengeyi sağlamak sizin göreviniz.
Meral Kortarla
Istanbul